22 Haziran 2010 Salı

Jerome Jordan



Jerome Jordan 2009’un başlarında daha yaygın biçimde takip edilmeye başlanan bir oyuncu. Ben de aşağı yukarı o zamanlar takibe almıştım. 2009 da drafta girebilirdi ama okula dönmeyi tercih etti. Hatta dediğim tarihlerde draftin en heyecan veren oyuncularından birisi olarak gösteriliyordu (aslında ilginç bir şekilde bu draftin ikinci turunda buna benzer şekilde, zamanında çok tutulan oyuncuların isimleri anılıyor. Örneğin bu yaznının yazıldığı tarihte aklımda kalan bazı isimler: Lance Stephensen, Derrick Caracter, Samardo Samuels… Hepsi de bir dönem yıldız olur gözüyle bakılan oyunculardı). Tulsa gibi küçük bir üniversitede oynadığı için televizyonda seyretme imkanımız pek olmadı. Bu analizin temelini de iki sene boyunca yakalayabildiğim maçlarında aldığım notlar oluşturacak.


1- Yüzü dönük top aldığında şut tehdidi yaratır mı?
Boyuna rağmen orta mesafe şutlar kullanmaya meraklı bir oyuncu. Toplam hücumunun %53’ünu kısa ve orta mesafeli atışlar oluşturuyor. Yalnız isabet oranı oldukça kötü. Serbest atışlardaki yüksek yüzdesi göz önüne alındığında ileride daha isabetli şutlar kullanması beklenebilir.

2- Elleri yumuşak mı? Dışarda boş kalsam beni topla buluşturur mu?
Bu konuda pek başarılı olduğunu söyleyemeyiz. AST/FGA oranı sadece 0.13 ancak bu rakam biraz yanıltıcı olabilir zira Tulsa takımında top kullanması devamlı olarak teşvik edilen bir oyuncuydu. Buna rağmen 1.3 asist istatistikleri yakalamış. Bu kategoride Favors, Cousins, Aldrich, Patterson gibi oyuncuları geride bırakıyor.

3- Alçak postta topla buluşsa nefeslerimizi tutar mıyız?
Artık 23 yaşına gelmesine rağmen alçak post hücumu hala istenilen seviyede değil. Kullandığı 2 toptan birisi boyalı alandan geliyor, bunlarında hemen hemen yarısı vurduğu smaçlar. Yalnız şunu da hemen belirtelim, alçak postta devamlı faullere maruz kalan bir oyuncu. Bu sezon maç başına 7 kez çizgiye gitmiş ki ofansif yetenekleri kısıtlı bir oyuncu için çok çok iyi bir rakam. Kullandığı serbest atışları da %69 oranında baskete çevirdiğini de ekleyelim. 7’1 lik oyuncu bu kadar faul alıyorsa orada bir durup düşüneceksin sevgili Serhat.

4- Laga luga yapma, bana savunmadan haber ver?
Bence bütün fiziksel özelliklerine rağmen istenilen düzeyde bir savunmacı değil. Bir kere birebirde ayakları yavaş. Bacakları da ince olduğundan içerde adamıyla boğuşmakta zorlanıyor. Blokları da genelde yardım savunmasından geliyor. Savunma potansiyeli ve biraz kalınlaştığı takdirde gereken bütün fiziksel özellikleri mevcut, ancak bence bir konuda büyük eksikliği var, o da oyunu algılamadaki zayıflığı. Onu da kolay kolay geliştireceğine inanmıyorum.

5- Uçar mı kaçar mı?
Fazla detaylara girmeden özetlersek boyuna göre ortalama bir atlet diyebiliriz.

6- Ölçümleri ne alemde?
Fevkaladenin fevkinde! Boy desen 7’1, kol genişliği 7’5, kilo 110. Biraz kilo eklemesiyle NBA için ideal diyebileceğimiz 5 numara fiziğine sahip.

7- Nisan Mayıs ayları gevşer gönül yayları...
Görebildiğim kadarıyla Jordan iyi niyetli ve çalışkan bir oyuncu, ne gibi rolleri olabileceğini bir sonraki soruda daha detaylı şekilde cevapladım.

8- Kristal küre…
Öncelikle ilk turda seçilebilecek mi (bu yazı yazıldığı sıralarda ikinci turun ortalarında gösteriliyordu)? Şayet ikinci tura kalırsa bir yerlerden garanti kontratı kapabilecek mi? Diyelim birinci kontratı kaptı, ikinciyi kapacak kadar ligde tutunabilecek mi? Diyelim tutundu, herhangi bir takıma anlamlı bir katkı verebilecek mi? Ve son olarak, Zeki Müren de bizi görecek mi? Tüm bu soruları toparlayan bir cümleyle özetlemeye calışayım. Sen tut Jordan’ı benchinde, yeri gelir geliştirme ligine yollarsın, yeri gelir Dwight Howard’a faul yaptırırsın, yeri gelir 10 dakika oynatırsın, o boyla bir iki blok yapar, bir iki hücum ribaundu alır, iyi niyetle mücadele eder. Böyle oyunculara ligde mutlaka yer olur. Hatta biraz yatırımla daha fazlası bile olabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder